EMANETİN EMANETİMDİR

 

EMANETİN EMANETİMDİR

‘’Ayşe ablacım, ben bir hafta evde olmayacağım da biz yokken evime göz kulak olur musun?’’

Belgin ile Ayşe İstanbul da bir apartmanın aynı katında oturuyorlardı.

Aralarında bayağı yaş farkları da vardı. Tanışmalarından bu yana çok uzun bir zaman olmamasına rağmen aralarında güçlü bir bağ kurulmuştu.

Birbirlerine çok güveniyorlardı. Sık sık birbirlerinin kapılarını çalma ihtiyacı duyuyorlardı.

Belgin, yalnız yaşıyordu. İşi yüzünden çok sık şehir dışına çıkması gerekiyordu. Şehir dışına çıkarken de mutlak Ayşe ablasına haber verirdi. Hatta bazen evinin anahtarlarını bile bırakırdı. Böyle yaptığında ayrı bir huzur kaplıyordu içini. Gözü arkada kalmıyordu.

Ayşe abla da Belgine karşı aynı duyguları besliyordu. Dışarı çıkamadığı zaman alınması gerekenleri Belgin'den isterdi. Sadece Belgin'e güveniyordu. Çünkü sağlığını emanet ediyordu.

Emanet öyle herkese bırakılacak bir şey değildi

Emanet birine geri alınmak üzere geçici olarak bırakılan, teslim alan kişi tarafından da korunması gereken şeylerdir..

Emanet edilen şeyler kıymetlidir. Benim için değerli olanı, geri almak suretiyle bir süreliğine sana bırakıyorum demektir

Emanete insan, gözü gibi bakar. Çünkü onu bırakan, bıraktığı kişiye ‘’ben sana güveniyorum, bunu koruyacağını biliyorum’’ mesajını verir.

Emanet bazen bir para, bazen bir eşya olabilir.

Bazen alışverişi bitirinceye kadar komşuya bırakılan bir çocuktur.

Bazen bir evin, bir arabanın anahtarıdır.

Ya da memleketten dönünceye kadar solmasın diye bırakılan çiçek veya kafesteki bir muhabbet kuşudur.

Bazen sadece dosta anlatılmış bir sırdır.

Bazen de sana verilmiş bir projedir. Onu en güzel bir şekilde yapıp teslim etmen için..

Ya da bir konu üzerine yazılması gereken bir yazı da olabilir.

Bazen de insan birbirinin emanetidir. Nikâh masasında evet diyerek çıkılan yolculukta…

Bazen ülkeni kanın son damlasına kadar savunmaktır.

Bazen ülken de yaşayan herkesi gerektiği gibi korumaktır.

Emaneti ne olursa olsun korumak gerekir. Çünkü altında insanın birbirine güven duygusu yatar.

Emanet ve eminlik birbirine bağlantısı olan, birbirinin tamamlayıcısı olan iki kelime

Emanet, eşyamı, sözümü, benim için maddi ve manevi değerli olan bir şeyi bir süreliğine sana bırakıyorum…

Eminlik ise o emaneti koruyacağımdan şüphen olmasın demektir.

Eminlik duygusu ile emanet edeceğim şeyi koruyana da emanetçi denir.

Emanet, eminlik, emanetçi ağızdan çıkarken, kulağa girerken bile insanın içine bir huzur duygusu kaplatan kelimeler…

Emanetçi yani el emin peygamber sıfatı.

Kolay kolay  kazanılmayan, hak edilmesi gereken bir sıfat.

El emin peygamber, daha peygamber olmadan önce dürüstlüğü ile emaneti koruması, söz ve davranışlarıyla insanlara güven veren, kendisinden emin olunan, şüphe edilmeyen, hep doğruluktan yana olan, yalan söylemeyen kişi demektir

Peki, bizler ne kadar el emin insanlarız?

Bize anlatılanları bir başkasına gidip anlatıyor muyuz?

Köşeye sıkıştığımızda yalan söylüyor muyuz?

Ödevleri, projeleri zamanında teslim ediyor muyuz?

Annesi gelinceye kadar o çocukla güzel vakit geçiriyor muyuz?

Etrafta kimsecikler yok diye parka çöp atıyor muyuz veya yer de gördüğümüz çöpü alıyor muyuz?

Komşumuzun çiçeklerini sularken, onlarla konuşuyor muyuz?

Yola çıktığımız insanları, yarı yolda bırakıyor muyuz?

Öğrendiklerimizi en iyi şekilde aktarabiliyor muyuz?

En kıymetli emanetimiz olan çocuklarımızı hakkıyla yetiştirebiliyor muyuz?

Uzak yakın demeden ihtiyacı olana, biz de olanları verebiliyor muyuz?

Bir postacı edası ile bize bırakılanı yerine ulaştırabiliyor muyuz?

https://deneyimseltasarimogretisi.com/

 

 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler öğreten bir ilimdir.

İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

 

 "Kim Kimdir",

 

 "İlişkilerde Ustalık"

 

 "Başarı Psikolojisi" Programları ile bu amaca ulaşmayı sağlar.

 

                                   İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri,

                                   En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi:

                                   Aynadaki kişi

                                   Tek başına neler yapabileceğini keşfet  [Yahya Hamurcu]